Urartular, Milattan Önce birinci yüzyılın başında, Anadolu’da, Van Gölü çevresinde kurulan bir devlettir. Bu bölgeye yerleşen kavimler, beylikler ve aşiretler halinde yaşamaktansa,  bir devlet kurarak kendilerini koruyabilmek adına, zaman içinde bir araya gelmiş ve Urartu Devleti’ni kurmuştur. Başkenti Tuşpa (Van) olan Urartu Devleti, Milattan Önce 8. ve 7. yüzyılda en güçlü olduğu dönemi yaşamıştır. Bu dönemde devletin sınırları içinde İran’ın kuzeybatısı, Aras Vadisi ve Doğu Anadolu yer almaktaydı.Mezopotamya ve Asur sanatının etkisini barındıran bir kültüre sahip olan Urartular, çivi yazısı ve Hitit hiyeroglif yazısını kullanan bir devletti.

Urartular’ın siyasi ilişkilerinde öne çıkan devlet, Asurlular’dı. Asurlular ve Urartular birçok kez savaşmıştır. Asurlular’ın kayıtlarında Urartular’ın adı geçmektedir. Bu kaynaklarda, Asurlular’ın Urartular’a karşı savaştığından bahsedilmektedir. Bu savaşların da etkisiyle, Urartular’ın yapılarında savunmada kolaylık öne çıkarılmıştır. Bulundukları dağlık, kayalık bölgenin avantajı ile dik yamaçlara yapılan yapılar, savunma için bir kolaylık sağlamıştır.Maden işlemede gelişen Urartular, bulundukları bölge ve çevresinde metal işlemecilik üzerine önemli çalışmalar yapmış ve diğer uygarlıkları da etkilemiştir.

 

Urartuların Kökeni

Urartular, MÖ 9. yüzyıldan itibaren Doğu Anadolu’da hüküm süren bir halktır. Bu halkın kökeni tam olarak bilinmemekle birlikte, büyük olasılıkla Mezopotamya ve çevresindeki diğer medeniyetlerden etkilenmişlerdir. Bunun yanı sıra, Urartuların halk yapısının, Asur’dan gelen göçlerle şekillenmiş olması da muhtemeldir. Örneğin, başkentleri olan Tuşpa, günümüzdeki Van il sınırlarında yer almaktadır. Böylece, Urartu Krallığı bölgedeki en güçlü uygarlıklardan biri haline gelmiştir.

Urartu Dili

Urartular, Hint-Avrupa dil ailesine ait olmayan bir dil konuşuyorlardı. Bu dil, Urartuca olarak adlandırılmaktadır ve genellikle Çivi yazısı ile yazılmıştır. Ancak, Urartuca’nın nasıl konuşulduğuna dair kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Bununla birlikte, Urartu dilinin gramer yapısı ve kelime yapısı oldukça özgün ve farklıdır. Dolayısıyla, Urartuca, yalnızca bu halkın iletişim dili değil, aynı zamanda kültürel bir miras olarak da önemli bir yer tutmaktadır.

Urartuların Kültürel Mirası

Urartular, mühendislik ve inşaat konularında büyük bir başarıya imza atmışlardır. Örneğin, ileri düzey sulama sistemleri ve büyük taş yapılar inşa etmişlerdir. Bununla birlikte, bu yapılar zamanla günümüze kadar varlıklarını sürdürmüştür. Urartuların kültürel mirası, bölgedeki diğer medeniyetleri etkilemiş ve arkeolojik buluntular sayesinde günümüzde hala izlenebilmektedir. Sonuç olarak, Urartu Krallığı, tarih boyunca büyük bir öneme sahip olmuştur.

Benzer İçerikler
lidyalılar

Batı Anadolu’da Menderes ve Gediz Irmakları arasında kalan bölgeye Lidya, orada yaşayanlara ise Lidyalılar denilmiştir. Hint-Avrupa kavminden olan Lidyalılar bu bölgeye doğudan gelmişlerdir. Lidyalılar, Hititlerin Devamını oku

Kaşkalar

Hititler'in başkenti Hattuşaş’ta bulunan tabletlerden öğrenildiğine üzere Son Tunç Çağı'nda M.Ö. 2000-1200 arası Hitit çekirdek ülkesinin kuzeyinde yabani bir kavim Devamını oku

Asur Ticaret Kolonileri Çağında Kervanlar

Asur’lu tüccarlar taşımacılığın ilk örneklerini dünya sahnesine getirmiştir. Asur’lu tüccarlar ticaret kervanlarında taşıma için eşekleri kullanırdı. Bu kervanlarda 250’ye yakın Devamını oku

Sardes

Batı Anadolu’da kurulmuş olan Lidya Krallığı’nın başkenti olan Sardes, günümüzde Manisa ili topraklarındaki Sartmustafa köyü yakınlarında bulunmaktadır. Sardes, Tmolos Dağı’nın (Bozdağ) Devamını oku

Telepinu

Telepinu Huzziya’yı tahtan indirmiş ve kendini büyük kral ilan ederek tahta geçmiştir. Telepinu’nun iki hedefi vardı. Bunlardan ilki taht kavgalarını durdurmak, diğeri Devamını oku

Hititler’de Törenler ve Bayramlar

Hitit Devlet Arşivi’nde bulunan tabletlerin çoğu, Hitit dünyasında belirli bir takvim çerçevesinde kutlanan bayram törenlerini içermektedir. Bu belgelerde bayram törenleri Devamını oku

Truva VIII Katman

Sekizinci Katman Truva’daki Helenistik uygarlığın izleri milattan önce 7. yüzyıldan önceye gitmez. Kentin güney batısında ortaya çıkartılan ilk Helenistik yapıya Devamını oku

Truva

Truva, Homeros’un İlyada ve Odeyssia destanlarına konu olmuş olan, günümüzde Çanakkale’nin Tevfikiye Köyü yakınlarında bulunan tarih sahnesinin en önemli kentlerinden Devamını oku